Bir Bulut Olsam Oyuncularıyla Röportaj

Senaryosunu Meral Okay'ın yazdığı merakla beklenen yeni dizi 'Bir bulut olsam', başladı.

Dizinin başrollerinde Melisa Sözen, Engin Akyürek ve Engin Altan Düzyatan var.

Öncelikle “Bir Bulut Olsam” ekibine nasıl dahil olduğunuzu öğrenmek istiyorum.
- Engin Altan Düzyatan: Benimkisi diğer oyunculara göre biraz daha ani oldu diyebilirim. İşin başlamasına sadece bir ay kala teklif geldi. Senaryoyu ve ekibi çok beğendim. Anlaşmayı imzaladıktan bir gün sonra da setteydim. Çekimlerin yapıldığı Mardin’e apar topar gittim yani...
- Engin Akyürek: Ben cast çalışmalarının ortalarında projeye dahil oldum. Senaryoyu okudum, çok beğendim. Kadroyu da duyunca düşünmeye fazla gerek görmeyip “evet” dedim.
- Melisa Sözen: Ben de Engin Altan’dan daha şanslıydım. Çünkü teklif geldiğinde çekimlerin başlamasına epey zaman vardı. Apar topar sete koşmak yerine prova yapma şansım oldu.
? Dizideki karakterlerinizden bahsedebilir misiniz?
- Engin Altan Düzyatan: Ben Serdar karakterini canlandırıyorum. Serdar babasının izinden gidip doktor olmuş biri... Aslında ıstanbullu ama sınır bölgesinde babasını kaybettikten sonra kendini topluma adamış. Afganistan’da ve Bosna’da kara mayınlarıyla ilgili çalışmalar yapıyor. Bu arada doktorluğa devam ediyor. Bir gün bir şekilde Mustafa ile tanışıyor ve aralarında negatif bir elektriklenme oluyor. Derken Narin’le karşılaşıyor. Narin’in herhangi bir hasta olarak karşısına çıkmasından sonra ise hikaye ilerliyor.
- Engin Akyürek: Engin’in karşılaşıp negatif elektrik aldığı adam, yani Mustafa benim işte... Mustafa, ciddi zaafları olan bir adam... Aslında senaryoyu ilk okuduğunuzda bir kahraman gibi geliyor size, ama durum farklı... Doğulu bir aşk hikayesinde erkek tarafını temsil ediyor o...
- Melisa Sözen: Ben de Narin’i canlandırıyorum. Narin 17 yaşında, umutsuz bir çocuk. Çocuklar mutsuz oldukları zaman depresyona girmezler, melankolik olmazlar. Aksine hayata dair şeyler daha çabuk ilgilerini çeker, küçük şeylerden mutlu olurlar. Narin de yatalak bir annesi olduğu için hayatta daha güçlü durmaya çalışıyor. Mutsuz bir evliliği ve mutsuz bir hayatı var. Ve hayat çok da kolay değil onun için...
? Canlandırdığınız karakterleriniz için herhangi bir ön çalışma yaptınız mı?
- Melisa Sözen: Senaryolar elimize geçtikten sonra hep beraber okuma provaları yaptık. Bu da bizim açımızdan gerçekten büyük avantaj oldu.
- Engin Akyürek: Teknik bir araştırma yapmaktan ziyade, herkes kendi iç dünyasında yolculuğa çıktı. Bu çok daha etkili oldu sanırım... Gerçi ben kendi adıma canlandırdığım Mustafa karakteriyle ilgili birkaç küçük yardım da aldım.
- Engin Altan Düzyatan: Avantajlı olduğumuz bir nokta vardı, onu da atlamayalım: Senaryo daha en başından bize beş bölüm olarak teslim edildi. Bu da gidişatı görüp ona göre karakterleri oluşturmak adına çok yararlı...
ınsanlar bu diziyi izlerken kendilerinden de bir şeyler bulacaklar mı dersiniz?
- Engin Altan Düzyatan: Her işin yapılış amacı budur zaten: ınsanlar izlediklerinde kendilerinden bir şeyler bulsun... En azından bana öyle geliyor. Bizim de geniş bir kadromuz, çok geniş bir oyuncu yelpazemiz var. Bu açıdan bakıldığında, her yaş grubundan insan bu hikayede kendisiyle özdeşleştirecek kişi ve olay bulacaktır.
? Peki “Bir Bulut Olsam”ın konusundan biraz söz edebilir misiniz?
- Engin Akyürek: Hikaye Mardin’de geçiyor. Ama Doğu dizisi değil, dövmeli insanlar olmayacak.
- Melisa Sözen: Sadece şunu söyleyeyim, “Bir Bulut Olsam” Mardin’de çekiliyor ama ağa dizisi değil. Çekim yerinden dolayı yanlış bir düşünce oluşmasını istemem.
- Engin Altan Düzyatan: Çağdaş, demokratik bir toplumda gördüğümüz pek çok şeyin aslında nerelerde aksadığı gösteren bir hikaye. Diziye konu olan aşk hikayesinin de aslında farklı bir boyutu, anlatmak istediği bir derdi var. Bu aşk, hikayeyi bambaşka bir yöne sürüklüyor.